Deneyin
Amacı: Bu deneyin amacı, kaynak yolu ile yapılan birleştirmeler hakkında
teknolojik bilgi verilmesi ve bu birleştirmeler sonucu malzemelerde meydana
gelen bozulmaların metalürjik yönden belirlenmesi, incelenmesi ve düzeltme
çarelerinin ortaya konulmasıdır.
Teorik Bilgi: Kimyasal yapıları, birbirinin aynı veya az
farklı olan iki malzemenin ısı, basınç veya her ikisinin de etkisiyle
çözülemeyecek şekilde birleştirilmesi işlemine Kaynak denir.Kaynak kaynak teknolojisi ve kaynak
metalürjisi olmak üzere ikiye
ayrılır.
KAYNAK TEKNOLOJİSİ
Ø Basınç
Esaslı Kaynak (Nokta Kaynağı)
Ø Ergitme
Esaslı Kaynak (Elektrik Ark Kaynağı, Oksi-Asetilen Kaynağı, TIG,MIG,MAG, Plazma
Kaynağı vb.)
Ø Katı
Hal Kaynak Yöntemi (Difüzyon Kaynağı, Sürtünme Kaynağı)
Nokta Kaynağı: Bu yöntemde bakır elektrotlar arasına
birleştirilecek malzemeler yerleştirilir ve elektrik enerjisi kullanılarak
atomlar arası bağlar kopartılır. Bağların kopmasından elde edilen enerji kaynak
işleminde kullanılır. Genellikle sac kaynatma işlemlerinde kullanılır. Fakat
kalın saclar için uygun değildir. Otomativ sektöründe bolca kullanımı
vardır.Kolay ve seri bir yöntemdir. Punto Kaynağı belirgin bir dikiş izi yapmaz ve kısa sürede
bitirilir. Bazı punta makinelerinde elektrodların
içinden su geçerek ısınan elektrodun kolayca soğumasını sağlar. Bu sayede
ısınan elektrodun malzemeye yapışması da önlenir.
Elektrik Ark Kaynağı: Elektrik ark kaynağında ark kullanılır. Ark, 1980
˚C‘ ye kadar çıkabilir.Bu kaynak metodunda örtülü elektrodlar kullanılır.
Birleştirilecek malzeme yapısına uygun hatta aynı bileşimde elektrot
kullanılmalıdır. Elektrik ark kaynağında kullanılan elektrotlar örtülü
elektrodlardır. Kaynak bölgesinin ortamdaki gazlardan en az şekilde etkilenmesi
için seramik tozlarıyla örtülü elektrotlar kullanılır. Ayrıca örtülü
elektrotlar arkın tutuşmasını sağlar.
Elektrotların örtüleri ince orta veya
kalın olabilir. Arkın oluşabilmesi için
elektrod ile parça arası boşlukta elektron ve iyonların olması gereklidir. Bu
elektron ve iyonlar yük taşıyıcı görev üstlenirler. Nüfuziyet azlığı, yetersiz
ergime, yanma oluğu, curuf kalıntıları, gözenek gibi hatalar görülebilir.
Oksiasetilen Kaynağı: Oksiasetilen kaynağı oksijen ve asetilen
gazlarının karıştırılarak yakılması ve bu alevden yararlanılarak kaynak
yapılmasına dayanır. Asetilen yerine propan , metan da kullanılabilmektedir.
Fakat en iyi neticeyi asetilen verdiğinden dolayı daha çok asetilen
kullanılmaktadır. Oksiasetilen alevinin farklı bölgelerinde sıcaklıklar birbirlerinden
farklıdır. Bundan dolayı aynı alev kesme, tavlama, kaynak işlemlerinde
kullanılabilir.O2 ve Asetilen yanda şematik görünümü verilmiş üfleç
adı verilen el aparatında istenilen miktarlarda karıştırılarak yakılır.
Karışımdaki O2 miktarı arttıkça oksitleyici karakter, asetilen
miktarı arttıkça ise redükleyici karakter sergiler
Toz Altı Kaynak Yöntemi: Bu kaynak
Yönteminde Elektrot sargıdan sağlanır. Bundan dolayı elektrik ark kaynağındaki
gibi elektrod değiştirmeye gereksinim duyulmaz. İşlem toz atmosferinde
yapıldığından dolayı bu ismi almıştır. Burada kullanılan tozlar örtülü
elektrotlardaki seramiğin görevini üstlenir ve kaynak bölgesini atmosfer
gazlarından korur. Kullanılan tozlar silikat ve alkali metal tozlarıdır.Toz
altı kaynak telleri Mn içeriklerine göre gruplandırılmaktadır.Band ve özlü
elektrodlar kullanılır. Özlü teller genellikle düşük alaşımlı metal tozları
içermektedir. Band ise kaplamalarda kullanılır.
TIG(Tungsten Inert Gas)(WIG): Ergimeyen elektrod yöntemidir. Tungsten
veya diğer adıyla wolfram 3300˚C den
yüksek sıcaklıklarda ergidiğinden bu elektrodlarda ergime
olmaz.Ergimeyen elektrot yöntemi olduğundan ilave elektrod kullanılır.Daha önce
seramik tozlarıyla sağlanan gazların etkisinden koruyuculuk bu yöntemde gazlar
yardımı ile yapılır.Metallerle reaksiyon vermeyen soygazların kullanımı ile
koruyuculuk sağlanmış olur.
MIG(Metal Inert Gas):Bu kaynak yönteminde kullanılan elektrot
sargıdan gelir. Ergiyen elektrot yöntemidir.MIG kaynağında da TIG kaynagındaki
gibi bir inert gaz kullanılır.MIG kaynağı kullanılarak neredeyse tüm ticari
alaşımlar kaynaklanabilir.
MAG(Metal Active Gas): MAG kaynağında isminden de anlaşılacağı
üzere
aktif gaz kullanılır. Kullanılan gaz CO2 gazıdır. CO2 gazı
sıvılaştırılarak taşınabildiğinden dolayı diğer gazlardan daha pratiktir.Ayrıca
kullanılan
gaz diğer yöntemlerde
kullanılan helyum veya argon gazları gibi soygazlardan daha ucuzdur. MAG
kaynağı ile Aluminyum veya paslanmaz çelik gibi kolay oksitlenebilen metallerin
kaynağında kullanılmaz.
Plazma Kaynağı: 20000-30000
de iyonize olmuş gaz plazmadır. Plazma kaynağında elektrik arkı soğutulmuş bir
memeden gaz içine sevk edilir. bu Durumda sıcaklık 20.000-30.000 ye çıkar. Bu
kadar yüksek sıcaklığa çıkıldığından dolayı soğutmak için çevresinden gaz geçirilir.
Kullanılan gazlar genellikle Argon veya Helyum gibi gazlardır. Plazma ark
kaynağı ile daha ince malzemeler kaynatılabilir.
Lazer Kaynağı: Laser ‘Light Amplification by Simulated Emission of
Radiation’ kelimelerinin baş harflerinden oluşmuştur.
Lazer;
Madde ısı, ışık
veya elektrik kullanılarak uyarılır. En dıştaki elektron daha üst seviyelere
sıçraması sağlanır. Uyarılma ortadan kaldırıldığında daha önceden uyarılmış
madde foton yaymaya başlar ve lazer ışığını oluşturur.
Laser Kaynağı:
Lazerlerin frekansları kullanılarak özellikleri değiştirilebilir. Katı Örneğin
hal lazerleri güçlü lazerlerdir.Lazerlerin elde ettiği ısıdan yararlanılarak
eğrime ve dolayısıyla kaynak gerçekteştirilebilir. Lazer belirli noktaya veya
bölgeye odaklanabilir.
v
Excimer
v
CO2→%5 N2+ CO2
v
Nd:YAG
Difüzyon Kaynağı: Yüksek sıcaklık ve basınç altında yapılan bir
kaynaktır. Birleştirilecek parçaların arayüzeylerinde difüzyon gerçekleşecek
kadar basınç gereklidir. Kaynak sıcaklığı, basınç süresi, şekil değiştirme
oranı, yüzey kalitesi ve koruyucu atmosfer önemli parametreleridir. Isıtma
genellikle indüksiyon, elektrik direnç ve yüksek frekans ile elde edilir. Kullanlılan
basınç 1-30 N/mm2’dir.İşlm genellikle 10dk-1 saat arası
sürer.Uzay-Uçak sanayinde kullanılır. Sıcaklığın ergime sıcaklığının altında
olmasına dikkat edilmelidir.Bu kaynak tipinin kullanılmasının 2 şartı vardır.
- Kullanılacak, birleştirilecek kafes yapıları aynı olmalıdır.
- Difüzyonun yeralan mekanizması şeklinde gerçekleşmelidir.
Sürtünme
Kaynağı: Sürtünme kaynağı difüzyon kaynağı ile benzer özelliktedir. Fakat
burada ısı kaynağı sürtünmeden elde edilir. Kaynatılacak parçaların yüzeyleri
arasında mekanik dönmeden dolayı ısı enerjisi açığa çıkar. Ortaya çıkan bu ısı
enerjisi kaynakta kullanılır.İşlem basınç altında yapılır.Isınan bölgelerde
basınç altında birleşme meydana gelir.
Ultrason Kaynağı:Katı-hal kaynak yöntemidir. İş parçaları basınç altında bir arada
tutulurken uygulanan yüksek frekanslı vibrasyon enerjisi ile kaynak dikişi
oluşturulur. Bu kaynak yöntemi ile erime olmadan metalurjik bağ oluşturulur.
Yüksek frekanslı elektrik enerjisi mekanik vibrasyona dönüştürülür ve coupler
(sonotrode) ile vibrasyon iş parçasına iletir. Frekans 20 ile 60 Hz arası
olmaktadır.Ultrason kaynağı monometalik ve bimetalik malzemelerde kullanılır.
Plakaların, folyelerin ve tellerin bindirme kaynaklarında uygulanabilen bir
kaynak yöntemidir. Ultrason kaynağının en önemli uygulamaları minyatür
elektronik parçalar üzerindedir. Transistörlerin, diyodların ve diğer yarı
iletken cihazların üzerine ince alüminyum ve altın bakır teller birleştirilir.
Elektron Kaynağı: Elektron
kaynağı, arksız, çok yüksek güç yoğunluğu olan ve delik tekniği kullanılan bir
yöntemdir. Elektron demeti, anoda göre çok düşük potansiyelde bir katottan
yayılan elektronlardan elde edilir. Bütün sistem 10—5 mm civa basıncına eşdeğer
VAKUM'da tutulan bir kapalı kap içine alınır. Elektronlar, çok büyük bir hızla
anoda doğru hareket ederler. Anot üstündeki bir delik, elektronların geçmesine
olanak verir. Daha sonra elektron demeti, bir elektrostatik ya da
elektromagnetik «mercek Bu elektron tabancalarında çok ince demetler elde
edilebilir (0,1 — 0,5 mm
çapında). Kullanılan güç genellikle 10 kW dolayındadır, ama bazı düzenekler,
100 kW'a kadar güçle çalışırlar. Bu yöntemle yaratılan delik etkisi, öteki
yöntemlerle elde edilenlerden çok üstündür. Yumuşak çelikte 200 mm kalınlıkta kaynak
yapımı gerçekleştirilmiştir. Bu, başka delik kaynağı yöntemleriyle elde
edilemeyecek bir derinliktir. Elektron kaynağının tek sakıncası, işlemi vakum
odasında yürütme zorunluğudur. Elektron kaynakları, derinliklerinin yanı sıra,
dar da olduklarından, genişliğin derinlikten fazla olduğu Öteki kaynaklardaki
gibi eğrilme olmaz. Sistemin bir başka üstünlüğü de menzilinin çok uzun
olmasıdır. Başka bir deyişle, demet, tabancadan 1 metre kadar uzaklıkta
odaklanabilmektedir. Bu özellik, daha önce ulaşılamayan noktalara da kaynak
yapılmasını olanaklı kılar.
Alın Kaynağı: Elektrot kullanılarak kaynatılması
istenilen paçalar elektrotlar ile ısıtılır. Buradaki ısı ergime derecesinin
altındadır. Isıtılan parçalar birbirlerine temas ettirilir ve akım kesilir.
Kaynak işlemi bitmiş olur. Genellikle borularda kullanılan bir yöntemdir.
Patlamalı Kaynak: İş parçalarının kontrollü patlamanın etkisi
ile iş parçalarının erime olmaksızın birbirine çarpamasıyla oluşturulan
katı-hal kaynaklardır. Patlamanın etkisiyle parçaların ulaştığı hızlarda çarpma
sonucu metalik bağ oluşur. Dolgu malzemesi kullanılmadan yapılır. Patlamayla
birlikte kaynak ilerler. Fazla deformasyon görülmez. Özellikle geniş yüzeylerin
kaynaklanmasında tercih edilir.Temel olarak üç bileşeni bulunur: ana malzeme,
kaplama metali ve patlayıcı. Ana malzeme ile kaplama metali sabit ve
birbirlerine paralel yerleştirilirler. Birbirleri arasında belirlenmiş bir
aralık bırakılır. Patlamanın etkisi ile kaplama metali eğilir ve mesafe boyunca
hızlanarak ana malzemeye çarpar ve kaynak oluşturulmuş olur. Patlayıcı granüler
formda olur ve kaplama metalinin üzerine eşit miktarda dağıtılır. Patlayıcı ile
kaplama metalinin arasına yüzeyi aşınmalardan koruyacak tampon yüzey
kullanılabilir. Yönteme ilişkin üç önemli parametre vardır. Çarpma hızı, çarpma
açısı ve kaplama metalinin hızı. Çarpma malzemede plastik akmaya sebep olur ve
aynı zamanda oluşan jet ara yüzeyi temizleyerek kuvvetli metalürjik bağ
oluşmasını sağlar.
Termit Kaynağı: Döküm kaynağı olarak da bilinen bu kaynak yöntemi sahada
demiryolu raylarının birleştirilmesinde kullanılan bir yöntemdir. Kaynağın
yapılacağı kalıp içine alüminyum ve demir oksit tozları yerleştirilir. Ateşleme
sonrası başlayan tepkime ekzotermiktir ve alüminyum oksitlenirken demir oksidin
indirgenmesine yol açar. Sıvı çelik seramik kalıp içerisine akarak iki parça
arasını doldurur.
İşlem sırasında oluşan reaksiyonlar şu şekildedir:
3FeO +2Al >>> Al2O3 + 3Fe-783 kJ
Fe2O3 + 2Al >>> Al2O3 + 2Fe-758 kJ
3Fe3O4 + 8Al >>> 4Al2O3 + 9Fe-3012 kJ
İşlem sırasında oluşan reaksiyonlar şu şekildedir:
3FeO +2Al >>> Al2O3 + 3Fe-783 kJ
Fe2O3 + 2Al >>> Al2O3 + 2Fe-758 kJ
3Fe3O4 + 8Al >>> 4Al2O3 + 9Fe-3012 kJ
Saplama Kaynağı:Bu yöntemde ark metal çivi ile
iş parçası arasında oluşturulur. Dolgu malzemesi kullanılmaz. Koruyucu gaz veya
örtü (flux) kullanılabilir. Bunun yanında çiviyi çevreleyen koruyucu seramik
yüzükte kullanılabilir. Cıvata birleştirileceği yüzeye temas ettirilip
çekilerek ark başlatılır. Cıvata çapı boyunca ve birleştirileceği yüzeyde erime
gerçekleştiğinde basınç uygulanarak yüzeyler kaynatılır. Bu yöntemde 22 mm çapa kadar cıvatalar
kaynatılabilir. 1000 A 'in
üzerinde akıma ihtiyaç vardır. Farklı malzemelerin birirlerine birleştirlmesi
mümkün olan bu yöntemde problem farklı erime noktalarından doğmaktadır. Örneğin
çelik bir parça üzerine alüminyum cıvata kaynatmak mümkün olmayabilir.
İndüksiyon Kaynağı: Basınç olmaksızın iş
parçasının oluşturulan yüksek frekanslı akıma karşı gösterdiği direnç sonucu
ortaya çıkan ısı ile metallerin birleştirildiği kaynak yöntemidir. Yüksek
frekanslı akımın etkisi kaynak için gereken ısıyı istenen bölgeye
yoğunlaştırmaktır. Akım oluşturmak için gerekli manyetik alan sarmal
indüktörler ve doğrusal indüktörler ile sağlanabilir.
Genellikle düz dikişli boru imalatında kullanılan bu yöntemde manyetik alan uygulanarak oluşturlan akım yüzeyde ilerler ve birbirlerine birleştirilecek yüzeyler arasında dirençten dolayı erimeye sebep olur. Bu kaynak yöntemi ile dakikada100 m 'lik
dikiş uzunluklarının üstüne çıkmak mümkün olabilmektir.
Genellikle düz dikişli boru imalatında kullanılan bu yöntemde manyetik alan uygulanarak oluşturlan akım yüzeyde ilerler ve birbirlerine birleştirilecek yüzeyler arasında dirençten dolayı erimeye sebep olur. Bu kaynak yöntemi ile dakikada
Elektro Işın
Kaynağı: Kaynak için gerekli ısının, parça yüzeyine
yüksek hassasiyette odaklanmış ve yönlenmiş yüksek yoğunlukta elektron demeti
ile sağlandığı eritme kaynak yöntemi
Elektron ışın tabancalarının işletimi: Elektronları ivmelendirmek için
yüksek gerilim (örn., tipik olarak 10 ila 150 kV tipik) ,Işın akımları düşüktür
(miliamper olarak ölçülür),EBW’de güç değil güç yoğunluğu fazladır
Kabartılı Nokta Kaynağı: Kabartılı nokta kaynağı, yöntem
olarak nokta kaynağına benzer. Nokta kaynağında kaynatılacak sac malzemeler üst
üste bindirilip, elektrodlar arasında sıkıştırılıyor ve elektrik akımı
geçiriliyordu. Bu yöntemle elektrot başlıklarının boyut ve şekilleri geçen
akımı sınırlandırırken kabartılı nokta kaynağında akım kaynatılacak
malzemelerin en az birinde bulunan kabartılarla sınırlıdır. Kabartılı kaynak
yönteminde kaynak bölgesi, kaynak yapılacak saclardan birinde bulunan
kabartının olduğu bölgedir. Saclar üst üste bindirildiğinde sadece kabartının
olduğu noktadan birbirlerine temas eder. Bu noktadan geçen elektrik akımı
kabartı üzerinde yoğunlaşır ve bu nedenle kabartı hızla ısınır. Isınmadan
dolayı kabartı ergiyerek çöker ve iki sac arasında erimiş bir bölge oluşur.
Elektrik akımı kesilerek basınç uygulamaya bir müddet daha devam edilir ve
kaynak tamamlanır.
Hadde
Kaynağı:Hadde kaynağında
birleştirilen parçalar için gerekli basınç hadde silindirleri yoluyla sağlanır.
Bu yöntemde ısı tercihe bağlı olarak kullanılabilir. Ancak burada ısı işlem
öncesinde parçalara uygulanmalıdır. Isı kullanılması durumundaki kaynak sıcak
hadde kaynağı, kullanılmaması durumunda ise soğuk hadde kaynağı olarak
adlandırılır. Hadde kaynağının şematik görünümü Şekil 34’de gösterilmiştir. Bu
yöntem düşük ve orta alaşımlı paslanmaz çeliklere giydirme işleminde ve sandviç
tipi parçaların (coin) birleştirmesinde kullanılır.
Sıcak Basınç Kaynağı: Bu yöntemde birleştirme metalde deformasyon
oluşturacak büyüklükte ısı ve basınç kullanarak yapılır. Ancak birleştirilen
parça yüzeyleri oksit tabakasından temizlenmelidir. Temas yüzeylerinde
difüzyonun gerçekleşmesi için zamanın iyi ayarlanması gerekir. Kaynak işlemi
bazen vakum odalarında bazen de koruyucu gaz atmosferlerinde yapılır. Ana
uygulama alanı havacılık endüstrisidir.
Dövme Kaynağı: En eski kaynak yöntemi (M.Ö. 1000) olan ve demirci
kaynağı olarak bilinen bu yöntemde parçalar sıcak şekil verme sıcaklığına kadar
ısıtılır ve ardından bir çekiç veya diğer bir yöntemle dövülerek birleştirilir.
Tarihi öneminin dışında günümüzde kullanılan bir yöntem değildir.
Soğuk Kaynak: Soğuk
kaynak yönteminde birleştirme yüzeyleri temizlenmiş parçalara oda sıcaklığında
çok yüksek bir basınç uygulanarak yapılır. Birleştirilen parçalardan en az biri
çok sünek olmalı ve soğuk deformasyonla aşırı sertleşmemelidir. Alüminyum ve
bakır gibi metaller bu yöntemle birleştirilebilir. Fakat uygulanan kuvvet soğuk
deformasyona neden olduğundan parça kalınlıkları %50 oranında azalır ve bu
bölgelerde yerel plastik deformasyonlar meydana gelir. Yüksek basınçlar için
bir yük presi kullanılır.
KAYNAK METALÜRJİSİ : Kaynak işleminde birleştirilecek parçalara ve
parçaların durumuna göre X,Y,V,K gibi kaynak ağızları açılır. Daha sonra
bunları birleştirmek amacıyla metaller bu noktalara ergitilir ve bir kaynak
havuzu oluşturulur. Kaynak havuzunun sıcaklığı metalin diğer bölgelerinin
sıcaklığından çok fazla olduğundan bir ısı transferi söz konusudur.Meydana
gelen kaynak havuzundan dışarıya doğru yönlenmiş bu ısı transferinden dolayı
kaynak havuzunda belirli mesafede, sağında ve solunda simetrik olarak ITAB’
oluşur.ITAB(Isı tesiri altında kalan bölge)
Kaynaklanabilen Alaşımlar
Ø Sıcaklık etkisi ile kafes yapısının
değişmesine alotropi denir.
|
Kaynaklanabilen Alaşımlar
|
ÖDEV 1:
Katı Ergiyik ile Mukavemet Kazanan Alaşımlar(Östenit Haldeki yapı için):Bu
tip alaşımların ITAB’ları problemsizdir.ITAB yapısı büyük ölçüde kaynaktan
etkilenmez.Yüksek sıcaklıklara mağruz kalan bölgelerde tane kabalaşması
görülür. Bu tane büyümesinin miktarı önemlidir. Eğer tanelerin boyutu birkaç
tane boyutunu geçmiyorsa tanelerin büyümüş olması çok önemli değildir. Kaynak
havuzu dentritik katılaşmıştır. Kaynak havuzuna yakın bölgeler yüksek
sıcaklıklara mağruz kaldığından kaba tanelidir. Ancak kaynak havuzundan uzakta
olan bölgeler yine ince tanelidir.
Sertlikleri karşılaştırılacak olunursa; kaynak havuzu metal kalıba
döküm gibi düşünülürse hızlı soğuduğu daha kolay anlaşılabilir. Bu hızlı soğumadan
dolayı bu bölgesini sertliği yüksektir. ITAB’ın kaynak havuzuna yakın olan
bölgeleri kaba taneli olduklarından dolayı bu bölgede sertlik düşer ve son
olarak ITAB’ dan uzaklaşıldıkça yeniden tanelerin küçülmesinden dolayı
sertlikte yeniden bir atış görülür.
Soğuk şekillendirme ile
mukavemet kazanan alaşımlar(Haddelenmiş-Yeniden kristalleştirilmiş yapı):
Bu tür metaller 0,4*Terg sıcaklığı üzerine çıktıklarında yeniden
kristalleşirler. Kaynak ısısından dolayı parçada yeniden kristalleşme meydana
gelir.Haddelenen yapı taneleri uzamış, anizotropik bir yapıdır.Kaynaktan gelen
ısı bu taneleri etkiler.Kaynak dikişi hızlı soğumayla karşı karşıya kaldığından
dentritik bir katılaşma gösterir.Kaynak ısısının etkisi altında kalan bölgeler
uygun sıcaklık ile karşılaştıklarında yeniden kristalleşme gerçekleştirirler.ITAB’ın
kaynak dikişine yakın olan bölgeleri yeniden kristalleşme sıcaklığının optimum
değerinin üzerine çıktıklarından bu bölgelerde tane kabalaşması meydana
gelmiştir. Dev taneler aşağıdaki resimlerde gösterilmeye çalışılmıştır. Kaynak
havuzundan uzaklaştıkça kaba tanelerin yerini ince tanelerin alması bu
bölgelerin yeniden kristalleşme geçirdiğinin göstergesidir. Yeniden
kristalleşme için uygun sıcaklığı yakalayan kaynak havuzuna daha uzak bölgeler
yeniden kristalleşme geçirmiş ve daha ince taneli hale gelmiştir. Sertlikleri
hakkında konuşmak gerekirse;Kaynak havuzu aşırı soğumaya mağruz kaldığından ve
dolayısıyla hızlı soğuduğundan sertliği
yüksektir. Kaynak havuzuna yakın bölgeler yüksek sıcaklığın tesiri altında
kaldıklarından taneleri dev dolayısıyla sertlikleri düşüktür. Son olarak kaynak
havuzundan uzaklaştıkça buradaki sıcaklığın Yeniden kristalleşmeye uygun
olmasından dolayı taneler yeniden kristalleşme tavı geçirmiştir. Taneler
küçüktür ve bundan dolayı bu bölgede sertlik artmıştır.
Ayrıca kaynak edilecek parça
allotropik dönüşüm yapılabiliyorsa iki adet yeniden kristalleşmiş bölge
görülebilir. Yüksek sıcaklık fazı ve düşük sıcaklık fazı farklı sıcaklıklarda yeniden
kristalleşmeye uğrayabilir.
Çökelme sertleşmesiyle mukavemet
kazanan alaşımlar(Yaşlandırma Yapılmış):
Bu tip alaşımların ITAB davranışları oldukça karmaşıktır.Çökeltme
sertleştirmesinde çözeltiye alma, su verme ,yaşlandırma aşamaları vardır.Kaynak
ısısı kaynak havuzuna yakın bölgeleri çözer ve çözeltiye alma işlemi yapar. Isı
altında çözünen bu bölgeler kaba taneli bölgelerdir.İri taneli katı ergiyik
meydana getirirler.Çözeltiye alma sıcaklığı altındaki bölgelerde de aşırı
yaşlanma sorunu gözlemlenir.Bundan dolayı aşırı yaşlanmış bölgelerin mukavemeti
azalır. Aşırı yaşlanma probleminden dolayı ITAB’ ın kaynak havuzuna yakın
bölgelerinin mukavemeti azalır.Kaynak havuzu aşırı soğumadan dolay sert, kaynak
havuzuna yakın bölgeler aşırı yaşlanmadan dolayı yumuşak ve kaynak havuzuna
uzak olan bölgeler ise yine serttir.
Dönüşüm yoluyla mukavemet
kazanan alaşımlar(Su verilmiş meneviş yapılmış yapı): Kaynak havuzu 2000 0C lerden 200C gibi bir
sıcaklığa ani olarak düştüğünden dolayı kaynak kavuzunda aşırı soğuma ve hızlı
katılaşma gerçekleşir. Dolayısıyla buradaki katılaşma ısı gradyanından dolayı
dentritik yapıdadır. Metal ısı sistemlerinde sıcaklık ve zaman önemli
parametrelerdir .Kaynak sırasında kayda geçecek kadar uzun bir zaman söz konusu
olmadığından etkin parametre sıcaklıktır. Kaynak havuzuna yakın bölgelerde bu
yüksek sıcaklıktan dolayı tane kabalaşması meydana gelmiştir. Isı transfer
gücünün biraz daha azaldığı, kaynak noktasına uzak noktalarda ise taneler
incedir. Normalizasyon tavı olarak düşünülebilir. Sertliklerine bakacak olursak
kaynak havuzunun sertliği yüksektir. Çünkü hızlı katılaşmıştır, dentritik
yapıdadır. Kaynak havuzuna yakın bölgelerde ise taneler kaba olduğundan dolayı
sertlik düşmüştür. İnce tanelere doğru gidildiğinde sertliğin yeniden artması
beklenir. Sertleşebilirlik gibi kaynaklanabilirlik de karbon oranına bağlıdır. Karbon
oranının artması kaynak kabiliyetini kötü yönde etkiler. Dökme demirlerde karbon
miktarı yüksek olduğundan kaynakları zordur. Karbon sıkışmasından dolayı kübik
hacim tetragonal yapıya dönüşür.
Karbon Eşdeğeri: Kaynakta , dolgu
yapılacak bileşim de çok önemlidir.özellikle yapıdaki karbon oranı çok
önemlidir.Maksimum izin verilen karbon oranı %0,25’dir. Alaşım elementlerinin
kaynak yeteneği üzerindeki etkilerini karbon cinsinden anlatmak için karbon
eşdeğeri terimi ortaya atılmıştır.
Ceş
|
Ön Tav
|
<0,45
|
-
|
0,45-0,60
|
100-200
|
>0,60
|
200-350
|
Karbon
eşdeğeri bulunur ve tabloya göre ön tav uygulanır. Ön tavın amacı karbon
sıkışmasını engellemektir.
Östenitik Paslanmaz Çeliklerin
Kaynağı: Paslanmaz çeliklerde paslanmazlığı sağlayan Cr ‘dur. Çelik
Bünyesinde paslanmazlık için En az %12 Cr bulunması gerekir.Krom Çelik
yüzeyinde koruyucu bir tabaka oluşturarak onu pasifleştirir.Bu çeliklerin
kırıldığı ve elektrik ark kaynağı ile birleştirildiği düşünülürse 350
0C
‘ ye kadar problem yaratmaz. Fakat 350 geçtiğinde çeliği korozyondan koruması
gereken Cr karbüre dönüşür ve çelik korunamaz. Ayrıca tane sınırlarında çökelen
krom karbür gevrekliğe yol açar.Çözüm titanyum ile alaşımlandırmadır. Titanyum
seçimli olarak karbür meydana getirir ve çelikte Cr miktarı azalmamış olur.
Martenzitik Paslanmaz Çeliklerin
Kaynağı:
Genellikle %5-6’dan daha az Cr içeren çeliklerdir.%0,1-%1.2 arasında
karbon içerirler. Sertleşebilme sorunları olmadığından havada bile su verilmiş
gibi davranırlar.Su verilmiş halde yani martenzitik halde korozyon dirençleri
iyidir. Fakat sıcaklığın artmasıyla beraber yapı sanki meneviş işlemine tabi
tutulmuş gibi davranır. Kafeslerde sıkışmış karbonlar yayınırlar ve 8150C
gibi bir sıcaklığın üzerinde korozyon başlangıcı görülür. Genellikle 7000C
üzerinde kullanılmazlar.
Ferritik Paslanmaz Çeliklerin
Kaynağı: Ferritik Paslanmaz çelikler %11,5 Cr ve %0,2
karbon ihtiva eden çeliklerdir. Bu çelikler ile kaynak yapılırken ısı tesiri
altında kalan bölge yüksek ısıdan etkilenir ve tane büyümesine uğrar. Tane
büyümesi gerçekleşen bu bölgelerin mukavemetlerinde azalma görülür. Aynı
zamanda kaynak dikişinin tokluğunda düşüş gözlemlenir. Ferritik paslanmaz
çeliklerin kaynağında kullanılan dolgunun mümkünse birleştirilecek malzeme ile
aynı bileşimde olması istenir. Yüksek ısıdan çokça etkilendiğinden dolayı
mümkün olduğunca yüksek sıcaklıklarda çalışılmamalıdır. Genellikle TIG yöntemi
ile kaynak edilirler.
Deneyin Yapılışı: Deneyde kaynak dikişinden belli aralıklarda
vikers sertliği ölçülmüş ve aşağıdaki tabloya işlenmiştir. Tüm
Ölçü adedi
|
D(mm)
|
Hv10
|
Mesafe(mm)
|
1
|
0.301
|
205
|
0
|
2
|
0.286
|
227
|
2.6
|
3
|
0.28
|
237
|
4.1
|
4
|
0.28
|
237
|
7
|
5
|
0.299
|
207
|
8.8
|
6
|
0.32
|
181
|
11.8
|
7
|
0.308
|
195
|
13.7
|
8
|
0.319
|
182
|
16.8
|
9
|
0.305
|
199
|
18.9
|
10
|
0.305
|
199
|
21.3
|
ölçümlerde 10kp yük
kullanılmıştır.
Tüm sertlikler
aşağıdaki Vickers formülünden bulunmuştur.
Sonuç: Kaynak havuzunun
merkezinden itibaren 10 kp sabit yük kullanılarak belirli mesafelerde vickers
sertlikleri ölçülmüştür. Bulunan sertlik değerleri yukarıdaki tabloda
verilmiştir. Yukarıdaki tablodaki veriler kullanılarak Sertlik-Mesafe grafiği
çizildiğinde yukarıdaki grafik elde edilmiştir. Grafiğe göre kaynak havuzu
merkezinden uzaklaşıldıkça sertlik bir miktar artmakta, daha sonra azalmakta ve
sonraki aşamalarda 2 defa daha artmaktadır. Grafikteki sertlik değerleri
değerlendirildiğinde Soğuk şekillendirme ile mukavemet kazanan alaşımlara benzemektedir.
Bu tür metaller 0,4*Terg sıcaklığı üzerine çıktıklarında yeniden
kristalleşirler ve tane boyutları küçüldüğünden dolayı sertlikleri artar.Grafik
Yorumlanırsa; Sertliğin iki defa artış göstermesi yeniden kristalleşme geçiren
parçanın allotropik olduğunun göstergesidir. Düşük sıcaklık ve yüksek sıcaklık
fazları ayrı ayrı bölgelerde ve kendi fazına uygun sıcaklıklarda yeniden
kristalleşme geçirmiştir. Yeniden kristalleşme geçiren bölgelerin sertlikleri
diğer bölgelerden yüksektir. Kaynak havuzunun merkezinden itibaren sertliğin
arttığı görünmektedir. Bunun nedeni metal kalıba döküm gibi düşünülürse kaynak
ağzı ile ergiyik metal arasındaki sıcaklık farkından kaynaklı hızlı soğumadır.
Hızlı soğumadan dolayı sertlik artmıştır. Kaynak havuzu yakınındaki bölgeler
ısı tesiri altında kaldıklarından dolayı tane kabalaşmasına uğramış ve
sertlikleri azalmıştır. Kaba taneli bölgeden sonra 2 defa sertliğin yükselmesi
düşük sıcaklık fazının ve yüksek sıcaklık fazının yeniden kristalleşmesinden
kaynaklanmaktadır.Yeniden kristalleşen bölgeler küçük taneli olduğundan
sertlikleri yüksektir. Kaynak havuzuna uzak olan ve ısıdan pek etkilenmeyen
bölgeler ana yapıyı yansıtır.
KAYNAKLAR
Kaynaklı İmalat ve Tasarım”, Prof. Dr.
Adnan Dikicioğlu, 2006
‘Kaynak
Tekniği el Kitabı‘Prof. Dr.
Selâhaddin ANIK
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder